10/B SINIFI ANKETİ (HABER YAZISI)

-

MUSTAFA ELMAS ARICI ANADOLU LİSESİNİN 10/B SINIFINDA YAPILAN ANKET SONUÇLARİ AÇIKLANDI

10/B sınıfında yaptığımız 10 soruluk anketten ulaştığımız verileri sizlerle paylaşacağız. 10/B sınıfının mevcudu 27 kişiydi.Öğrenciler futbolcu tercihleri,favori takımları,en sevdikleri mevsim ve renk gibi konularda görüşlerini paylaştılar.İşte sonuçlar:

Ankette sorduğumuz ilk soru "Messi mi, Ronaldo mu? " sorusu oldu. 10/B sınıfı öğrencilerinin bu soruda 23 kişinin Lionel Messi'yi, 4 kişinin ise Cristiano Ronaldo'yu tercih ettiğini öğrendik.Ulaştığımız veri ile açık ara farkla Messi'yi tercih edenlerin,Ronaldo'yu seçenlerden fazla olduğunu görüyoruz.23/4 oranında ki bu fark kafalarda birçok soru uyandırıyor.Bu sonuç, Messi'nin önemli bir popülariteye sahip olduğunu gösteriyor. 

İkinci soru ise "Hangi takımlısınız? " sorusu oldu. Bu soruya verilen cevaplarda:12 kişinin Fenerbahçeli, 9 kişinin Galatasaraylı, 1 kişinin Beşiktaşlı olduğuna ulaştık. Geriye kalan 5 kişi ise memleketinin takımlarını tutuyor. Fenerbahçe, 10/B sınıfındaki en popüler takım oldu. 

Üçüncü soru "Burcunuz ne? " sorusu oldu.5 öğrenci Boğa, 4 öğrenci Yay, 3’er öğrenci Koç ve İkizler burcundan. Diğer 8 öğrenci ise farklı burçlara sahip. Boğa burcunun en fazla tercih edilmesi, sınıftaki kişilerin cana yakın ve sempatik olduğunu düşündürtebilir.

Dördüncü soru "En sevdiğiniz mevsim? " sorusuydu.Yaz, 9 kişi tarafından en sevilen mevsim olarak seçilirken, Kış’ı 8, İlkbahar’ı 6 ve Sonbahar’ı 4 kişi tercih etti. Sonuçlar, yaz mevsiminin genel olarak daha fazla sevildiğini gösteriyor.

Beşinci soru "Okula yürüyerek mi geliyorsun yoksa servisle mi?" sorusuydu.14 öğrenci yürüyerek, 13 öğrenci ise servisle okula geliyor. Yürüyerek okula gelenler, az farkla çoğunluğu oluşturuyor

Altıncı soru ise "Memleketiniz neresi?"sorusuydu.10/B sınıfında 11 kişi Trakyalıydı. Geriye kalan 16 kişi ise farklı memleketlerden oluşuyor. 


Yedinci soru "En sevdiğiniz renk? " sorusuydu.7 kişi siyahı, 5 kişi maviyi ve 3 kişi beyazı tercih etti. Geriye kalan 12 kişi ise farklı renkleri sevdiğini belirtti.

Sekizinci soru "En sevdiğiniz spor? " sorusuydu.5 öğrenci voleybol, 4 öğrenci futbol ve 3 öğrenci basketbolu sevdiğini belirtti. Diğer 15 öğrenci ise farklı sporları tercih etti. Bu durum, sınıfta çok çeşitli spor ilgi alanlarının olduğunu gösteriyor.

Dokuzuncu soru ise "Evcil hayvanınız var mı? " sorusuydu.7 öğrenci evcil hayvana sahipken, 20 öğrenci evcil hayvanı olmadığını belirtti. Çoğunluk, evcil hayvana sahip olmayanlardan oluşuyor.

Anketteki son soru "Gezmek istediğiniz ülke?"  sorusu oldu. 7 öğrenci Fransa, 6 öğrenci İtalya ve 4 öğrenci Almanya'yı gezmek istediklerini söyledi. Geriye kalan 10 kişi ise farklı ülkeleri tercih etti. En çok Fransa'nın seçilmesinin nedeni, Paris gibi kültürel ve sanatsal zenginliklere sahip bir şehri görmek istemeleri olabilir.

Ve böylece 10/B sınıfının ilgi alanlarını ve tercihlerini yansıtan anketimiz tamamlanmış oldu. 

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

YENEN VE YENİLEN

-
"Zafer zafer değildir.  Yenilen düşman yenilgiyi kabul etmedikçe" diyor Claudianus. Zafer yalnızca karşı tarafın teslimiyetiyle mi geçerli oluyor? Bu duruma gerçekten katılmıyorum.  Zafer çok yönlü bir kavramdır. Burda gelip "Zafer nedir?" diye açıklamayacağım. Zafer zaferdir. İçinde hile, yalan olmadığı sürece. Hilenin, yalanın olduğu yerde zafer değil yalnızca kendini kandırmak olur. O kişilere acıyorum.  Zafer sadece fiziksel bir mücadeleyi kazanmak değildir. Aynı zamanda içsel bir mübarezeyi de içinde bulundurur. Kişinin kendi içindeki zaferidir, zorlukların üstesinden gelmesidir.  En önemlisi de nedir biliyor musunuz? Kendi korkularını yenmesi, sınırlarını aşmasıdır. İçindeki en büyük zaferi budur.  Bağımlı birini düşünün kendi sınırlarını aşıp bağımlılığından kurtulması.  Veya öfke problemi olan birinin öfkesini yenip kendini kontrol altına alması. Bunlar hafife alınacak şeyler değil.Bireyin içindeki zaferi hiçte kolay olmuyor. Belki bunu başkalarında...
Devamı

FİKİRLERİN DURAĞI:TARTIŞMAK

-
  Tartışma ve kavga kavramları aynı şeyler değildir.Peki nedir arasındaki fark? Çok net bir cevabı var aslında bu sorunun. Kavga kötülükten, tartışma ise bilgiden doğar. Bir kaç sene önce sınav kağıdına yazdığım bir cümleydi. Tartışma:Bir konuyla ilgili karşıt düşünceleri karşılıklı olarak öne sürme ve savunma manasına gelir. Tartışmanın amacının,olması gerekenden sapmaması lazım. Amacımız, doğruyu bulmak ve karşılıklı anlayış geliştirmek olmalıdır, kişiyi yargılamak veya alay etmek değil.   " Çatışmadan tartışılamaz. "  diyor Cicero. Yani fikir ayrılığı olmadan karşıt düşünceler, karşıt düşünceler olmadan da tartışma olmaz. Daha iyi bir gelecek ve daha iyi bir dünya için, tartışmak gerek aslında. Kulağa "tartışmak" kelimesi hiç hoş gelmeyebilir. Fakat başta da dediğimiz gibi; tartışmak, kavga etmek değildir.Gelecek için yaptığımız planlar bile fikirler üstüne olmuyor mu? Kendi içimizde, kendimizle tartışıyoruz bazen. O yüzden tartışma yaşam için gerekli bir fak...
Devamı

BİR VİRGÜLÜN SONU

-
Hani kalemi tuttuğunuz elin orta parmağında bir iz vardır ya, işte o iz sizin bütün hayatınızın küçük bir özeti gibi bir şeydir. O ize bakarken aslında hep aynı şeyi düşünüyorum.Okul hayatı sadece bir döngüden farksız değil.Sonunda bir şeyler öğrendiğinizi sanıyorsunuz fakat çok geçmeden  yorgunluk, öğrendiklerinizin anlamını  sarhoş edermiş gibi bulanıklaştırıyor.Böyle de hiçbirinin bir anlamı kalmıyormuş gibi geliyor. Kitabınızın kapağını kapattığınızda her şey bitti sanıyorsunuz, sanki yarınlar yokmuşçasına. Kafamızı yastığa koyduk gün bitti meselesi artık "bir noktanın değil bir virgülün sonu gibi. " Her şeyin bittiğini sandığınızda,, bir sonraki gün başlıyor, bir öncekinin yüküyle. İşte bu döngüde bir şey fark ediyorsunuz, o iz sadece  bir öğrencinin değil, düşünen bir bireyin, kendini sorgulayan, büyüyen ve değişen bir insanın da izidir. O iz, aslında her gün bir adım daha ileri gitmek için verdiğimiz mücadelenin izidir. Bugünlük bu kadardı(,) 
Devamı